Halil İnalcık Hoca’nın bir makalesinden okuyoruz:
“1520′ den sonra yeni tahta çıkan padişahlara,Peygamber’e ait hırkanın saklandığı odada bî’at olunurdu.
Bî’at, halife ve İslam ümmeti arasında yazılı olmayan bir akit olarak kabul edilmekteymiş.Ümmetin mutlak itaati, halifenin ise şeriata göre idare etme yükümlülüğünü belirtirmiş.
Tanınmış ulemânın bîatı tüm cemaati bağlarmış.
Şimdi bakıyoruz da aradan beş yüz sene geçmesine rağmen bîat etme yarışına girenler hiç de az değil…
Bî’at….